Bir okul animesi. Japon standartlarına göre bile uzun olan kızımız Koizumi (Risa) ile Japon standartlarına göre bile kısa çocuğumuz Otani'nin (A-chan) imkansız aşkını anlatıyor. Aşkın imkansızlığı da hem boylarının orantısızlığından hem de ilk tanıştıkları andan itibaren devamlı birbirlerine sataşıp, sonradan çok iyi arkadaş olmalarından, bu yüzden Otani'nin Koizumi'ye bir kız olarak bakamamasından kaynaklanıyor. Koizumi ise bu aşkın peşini bırakmamaya, Otani'nin kalbini çalmaya meraklı.
Herkesi lisede yaşadığı platonik aşklara götürebilecek bir anime, aynı zamanda sadece bir kız animesi değil, çok güldüren bir komedi.
THE MELANCHOLY OF HARUHI SUZUMIYA
Bu da yine bir okul animesi. Bu animede başrol Suzumiya'nın. Lisenin ilk yılında, tatil sonrası herkes kendini tanıtırken sınıfta, sıra Suzumiya'ya gelince ayağa kalkar, herkesin ilk cümleleri "Ben Kyon, tatilim güzel geçti, güzel bir yıl geçireceğimize eminim." gibi olurken, Suzumiya sözlerine "Ben Suzumiya, kesinlikle hiçbir şart altında normal insanlarla konuşmak ve zaman harcamak istemiyorum, eğer aranızda uzaylılar, zaman yolcuları, doğaüstü güçlere sahip insanlar varsa sadece onlarla arkadaş olacağım, başka türlü normal insanlarla konuşup zaman harcayacağımı düşünmeyin." diye başlar ve garip bir konuşma yapıp yerine oturur. Herkes onun çok garip olduğunu düşünmektedir ve Kyon dışındaki bir çocuk dışında kimse onunla konuşmaz. Kyon da Suzumiya'yı ilgi alanları doğrultusunda bir okul kulübü kurmaya yönlendirir. Suzumiya'nın "garip olaylar inceleme ve araştırma kulübü" SOS Brigade'e de Kyon ve Suzumiya dışında sadece üç öğrenci katılır. Kyon Suzumiya'nın tedavi edilemez bir vaka olduğunu düşünedursun, kulübün diğer üç öğrencisi de aslında bir uzaylı, bir zaman yolcusu ve bir doğaüstü varlıktır, Suzumiya üç yıl önce bu tip varlıklara olan aşırı inancı ve merakı yüzünden bir zaman kırılmasına yol açmıştır ve bundan kendinin bile haberi yoktur ama o üç varlık lise öğrencisi görünümüne bürünerek Suzumiya'yı bulmaya gönderilmişlerdir.
İlginç ve tatlı bir anime, gayet tatlı hatta.
No comments:
Post a Comment